Rokurokubi, Uzun Boyunlu Canavar
Yükselen Güneşin Ülkesi şehir efsaneleriyle dolu. En popülerlerinden biri de rokurokubi efsanesi.
Boynu uzayabilen, genellikle kadın olan, bu insansı yaratıkları hiç duydunuz mu?
Bu yazıda sizlere bu yōkai’yı, rokurokubi’nin farklı türlerini, ve Japon kültüründeki yerlerini tanıtacağız. Heyecan garantili!
Aşağıdaki yazılar da ilginizi çekebilir.
Yuki Onna Japonya’nın ünlü korku hikayesi
Rokurokubi: uzun boyunlu yaratık
Rokurokubi efsanesinin kökeni son Shogun hanedanı egemenliği dönemi, daha çok bilinen adıyla Edo dönemi (1603-1867) Japon mitolojisine dayanıyor.
Gündüzleri güzel ve çekici bir kadın… Ancak geceleri rokurokubi bir dönüşüm geçirir. Boynu uzar, ve avlanmaya başlar. Bazı rokurokubi’ler durumlarının farkında olmayıp, gece yaptıkları insan avı takiplerinin kâbus olduğunu zannederken, diğerleri ise gayet farkındadır.
Görsel: Shopify / DevianArt
Bazı özgün Rokurokubi kadın tasvirleri
Diğer vatandaşların arasında normal yaşamlar süren sıradan görünümlü insanlar olduklarından, bu yaratıkları ayırt etmek zordur. Ancak, rokurokubi efsanesinin bazı versiyonları, onların boyunları üzerindeki görünür küçük beyaz lekelerden tanınabileceğini iddia eder. Ayrıca bazen, yorgun ve tok oldukları zaman rokurokubi hâlinde (başı bedeninden uzakta) uyuyarak kendilerini ele verirler.
Rokurokubi’nin kökenleri
Bu yōkai’ye (Japon halk biliminin doğaüstü yaratıkları) farklı kökenler atfedilmiştir. En yaygın olanı dinî bir çağrışım taşır, ki bu Yükselen Güneşin Ülkesinde şaşırtıcı değil!
Bu inanca göre, bu fizikötesi yaratıklar Budizm’in ilkelerini çiğnemiş ve sonucunda lanetlenmişlerdi; cezaları ise insanlar arasında dolaşan bir canavar olarak yaşam sürmekti. Rokurokubi, kefaretini ödemek için, Buda’nın felsefesine saygı duymayanları hedef alır. Bu özel durumda, bu yaratık şeytani bir varlık gibi hareket eder; avını yiyip yutarak, kanını emerek, ya da yaşamsal enerjisini emerek öldürür 😱. Nasıl ama? İyi yaratık dimi?
Görsel: Shopify / DevianArt
Rokurokubi DeviantArt’taki birçok sanatçıya ilham veriyor.
Diğer açıklamalar psikolojik nitelikte. Boynun uzamasıyla ortaya çıkan dönüşüm, kişinin bir arzusunun doğaüstü dışavurumudur denebilir. Burada unutmamak gerekir ki, rokurokubi kişisi durumunun farkında değildir; aklına gelen birkaç anının da rüya olduğunu düşünür.
Başka efsanelere göre ise, rokurokubi’ler insanları korkutmaca oynayan oni’ler (Avrupalılar için vampirler ile eşdeğer) veya intikam peşinde olan kadınlardır (şeytan Hannya efsanesi gibi).
Rokurokubi’nin farklı türleri
İlk olarak, cinsiyete göre bir sınıflandırma vardır. Efsanevi hikâyelerde, bazı erkek rokurokubi’ler bulunur, ama Japon mitolojisi bu yōkai’yi çoğunlukla başı bedene bağlı kalan uzun boyunlu kadınlara benzetir. Kadın rokurokubi’ler erkeklere saldırırken, uzun boyunlu erkekler geceleyin kadınları avlar!
Bir diğer tipoloji, sınıflandırma ölçütü olarak vahşiliği dikkate alır. Yani, bir tarafta eğlenceli şakalar (fenerlerden yağ içmek, korkutmak, casusluk vs.) yapan uysal rokurokubi’ler varken; diğer tarafta da barbarlığı, kendini kan emiciye dönüştürme noktasına getiren diğer rokurokubi’ler vardır…
Görsel: Shopify / ©Matthew Meyer
Solda bir rokurokubi, ve sağda bir nukekubi resmedilmiştir.
Genel olarak, acımasızlıkla suçlanan, uçan başlı yōkai’dir! Japon şehir efsanelerinin doğaüstü evrenine göre bunlar en baskın rokurokubi türleridir. Bu şeytani varlıklara ‘nukekubi‘ denir. Bu canavarların uzayan bir boyun yerine; bağımsız, gezip dolaşan bir başı vardır. Bazı Japon halk bilimi yazıları onların, rokurokubi’nin orijinal ilk örneği olduğunu iddia eder.
Nukekubi normal bir insan gibi görünür, ama geceleyin, başı bedeninden ayrılır ve serbestçe etrafta uçar. Bu yaratık, avına saldırıp onu öldürür. Nukekubi’nin başı bir öldürme görevindeyken, bedeni hareketsiz ve savunmasız kalmaya devam eder. Ki bu onun zayıf noktasıdır: bedenine saldırmak ya da başka yere taşımak kötü canavarı ortadan kaldıracaktır.
Rokurokubi ve Japon şehir efsaneleri
Japon edebiyatı, ana varlığı yōkai’ler olan hikâyelerle dolu. Bu edebiyat geleneği Edo döneminden beri süregelmekte.
İşte rokurokubi ile ilgili bazı şehir efsaneleri. Dikkat edin, okuduktan sonra gece uyumakta zorluk çekebilirsiniz 😨.
Edo döneminden ünlü bir kitap olan Yomihon‘daki mitlerden biri, birlikte kaçan bir keşiş ve bir kadının hikayesini anlatır:
Yolculukları esnasında, kadın hastalanır ve yere yığılır. Para sıkıntısı çektiği için, yol arkadaşı onu öldürmeye karar verir. Daha sonraları, keşiş dinî inançlarını terk eder ve hayatın zevklerine dalıp gider. O han senin bu han benim dolaşan keşiş, en sonunda han sahiplerinden birinin kızına aşık olur ve onun sevgilisi olur.
Gece, kız dönüşüm geçirir ve keşiş kendisini, uzamış boynuyla onu azarlayan ilk sevgilisinin karşısında bulur. Pişmanlık duyan keşiş, han sahibine her şeyi açıklar. Şaşırtıcı bir şekilde, han sahibi de ona sırrını açar: han, han sahibinin öldürdüğü bir kadından çalınmış para ile finanse edilmektedir, ve ceza olarak da yüzü değişen rokurokubi bir kızı olmuştur.
Kapanış olarak, keşiş Budizm dini ile tekrar bütünleşir ve ilk karısı için bir mezar inşa eder. Görünüşe göre hikayenin yazarı diyor ki Kurtuluş dindedir. Bu hikayedeki rokurokubi şeytani olanlardan değil, ama bu her zaman söz konusu değil.
Görsel: wikimedia
Bu görsel, Nukekubi, ‘Bakemono no e’ parşömenlerinden bir görseldir.
Aşağıdaki, ikinci efsanenin çok daha mutsuz bir sonu var. Matsura Seizan’ın bir hikâyesinde, hamile bir kadın çaresiz bir hastalıktan muzdariptir:
Tuhaf bir seyyar satıcı, kadının kocasına beyaz bir köpeğin ciğerinin mucizevi bir ilaç olduğunu söyler. Sonrasında kocası beyaz köpeğini öldürür ve ciğeri karısına verir. Karısı sağlığına kavuşur! Adam nihayetinde seyyar satıcının gerçek bir şifacı olduğu sonucuna varır. Ama ne yazık ki, bu acele varılmış bir sonuçtur. Karısı, doğar doğmaz başı ayrılan bir rokurokubi kız dünyaya getirmiştir. İşte tam da o anda beyaz köpek tekrar ortaya çıkar, ve bebeği başına saldırarak öldürür.
Belirtmek gerekir ki, bu efsane, hayvanların ve nesnelerin de bir ruhu olduğunu kabul eden, Shinto dininin animistik yönüne dayanır.
Rokurokubi ve Japon kültürü
Orta çağ folklorundan tutun son çıkan video oyunlarına kadar, Japon kültürü yōkai ile doludur (rokurokubi, tengu, kappa, nukekubi, oni, mokumokuren, tsukumogami vs).
Japon şehir efsaneleri, çeşitli geçmişlerden gelen sanatçılar tarafından uyarlanmıştır. Bu nedenle canavarları ve insansı yaratıkları resimlendirilmiş kitaplarda, resimli hikâyelerde, programlarda, filmlerde ve mangada görüyoruz.
Ayrıca, yōkai konusu birçok alanda incelenmiş ve işlenmiştir. Birkaç örnek:
- Touhou serisinde, bir öğretmen başını tamamen ayırma yeteneğine sahip bir rokurokubi’dir.
- Miss Hokusai filminde, bir ressam ve kızı, bir rokurokubi kadının boynunun uzayışına tanık olur. Başının dolaşıp suç işlemesini engellemek için, rokurokubi kadının futon’unun (bir Japon pamuklu döşeği) etrafına sivrisinek ağı sarar, böylece boynu uzasa bile başı çok uzağa gidemez.
- Yuyu Hakusho anime-mangasında, baş kahramanın sağ kolu; boynunu ve bedenini çok büyük mesafelere uzatabilmektedir.
Görsel: Shopify
Büyüleyici olduğu kadar rahatsız edici de olan rokurokubi tasvirlerine doyamıyoruz. Üst ortadaki baskı ünlü ressam Hokusai’ye ait. Diğer üç karakter ile birlikte uzanan uzun boyunlu iki kadını görebiliyoruz. Altındaki ise, 1737‘de ortaya koyduğu yüz yōkai çizimi parşömenleri serisi ile tanınmış Sawaki Sūshi’ye ait bir baskı.
Japonya’da ruhlara ve şeytanlara dair inanışlar derin köklere sahip olsa da, Japon sanatında rokurokubi’nin varlığı birçok yorumlamayı ortaya koyuyor. Uzun boyunlu ve kötü yaratıkların hepsi farklı bir geçmişe, çeşitli kökenlere ve anlamlara sahip. Artık bu korkunç canavar hakkında her şeyi öğrendiğinize göre, onları çözmeye çalışmak size kalmış!