Kore Masalı: Vahşi Kedi Kadın

Kore Masalı: Vahşi kedi kadın; Jeju Adası’nın eski yargıcı olan Kim Su-ik, Seul eyaletinin Güney Kapısı’nın içinde yaşıyordu. Gençlik yıllarındayken her gün gece geç saatlere kadar Çince üzerine çalışmak onun alışkanlığı haline gelmişti. Bir keresinde yine gece geç saatlerde Çince üzerine çalışırken karnı acıktı ve karısından yiyecek bir şeyler getirmesi için seslendi.

Karısı cevaben, “Evde yedi-sekiz kestane dışında hiçbir şeyimiz yok. Bunları kızartıp getirmemi ister misin?”

Kim “Güzel, getirebilirsin” dedi.

Gecenin o saatinde hizmetçiler uyuyordu ve isteğine cevap verecek kimse yoktu, bu yüzden karısı mutfağa gitti, kestaneler için ateşi yaktı ve pişirdi. Bu sırada Kim odasında onun gelmesini bekliyordu.

Bir süre sonra kestaneleri bir sepet içinde getirdi ve onun için servis etti. Kim, kestaneleri yerken çok beğendi ve biraz doydu. Uzanır bir şekilde dinlenirken aniden kapı açıldı ve içeri başka biri girdi. Kim görmek için gözlerini kaldırdı ve elinde bir sepet ve kavrulmuş kestane ile karısının tıpatıp aynısı başka bir kadın ile göz göze geldi. Işığı altında ikisine de baktığında, ayırt edilemeyecek seviyede mükemmel kopyalanmıştı. İki kadın da birbirlerine korkuyla baktı ve “Sen kimsin? Neler oluyor?” şeklinde şaşkına döndüler.

Kim ikinci kez kavrulmuş kestaneleri aldı, yere koydu ve sonra her iki kadını tuttu. İlk kadını sağ eliyle, ikincisini sol eliyle, şafak sökene kadar sıkıca tutma kararı aldı.

Sonunda horozların sesi duyulmaya ve gün aydınlanmaya başlamıştı. Sağ elinden tuttuğu kişi, “Beni neden böyle tutuyorsun, canım acıyor, bırak beni!” diye sitem ederek kendini çekmeye çalıştı ancak Kim daha da sıkı tuttu. Biraz daha uğraştıktan sonra sağ eliyle tuttuğu kadın yere düştü ve bir anda vahşi bir kediye dönüştü. Kim korku ve şaşkınlıkla gitmesine müsaade etti ve kapıyı açarak kaçmasına izin verdi. Canavar, o günden sonra tekrar görülmedi ve ömür boyu gözden kayboldu.

Yazar: Im Bang And Yi Ryuk