Japoncada kimlere sensei diye hitap edilebilir?
Eğer Japon kültürüne meraklıysanız sensei kelimesini duymuş olmalısınız. sensei öğretmen, hoca veya usta anlamına geliyor. Eğer Judo öğreniyorsanız Judo öğretmeninize daha önce sensei diye seslenmiş olabilirsiniz. Biz Japonlar olarak bütün öğretmenlerimize -ki bunlar okuldaki hocalar ve aşçı hocalarımız da dahil- sensei diye hitap ederiz. Öğretmenlerinizin isminin ardından san yerine sensei kullanmanız kulağa daha doğal gelecektir, çünkü san sözcüğünün karşılığı bey veya hanım kelimeleridir. Sensei kelimesinin kullanım alanı bir hayli geniş olduğundan ve ana dili Japonca olmayanların kafasını bir o kadar karıştırabileceğinden, bu yazıda sizlere kimlere sensei diyebileceğinizi anlatacağım.
1. Okul Öğretmenleri
Japonya’da okula gitmeye başladığımız zaman, buradaki öğretmenlerimize “sensei” dememiz gerektiğini öğreniyoruz. Batı ülkelerinde her ne kadar “bey” ve “hanım” hitap şekli kullanılsa da, biz burada öğretmenlerimize asla bu şekilde seslenmeyiz. Türkiye’de ise hocam kelimesi yaygın olarak kullanılır. Veya isimden sonra hoca kelimesi getirilir. Mehmet hoca, Ayşe hoca gibi. Birinin ebeveyni olduğunuz takdirde bile çocuğunuzun öğretmenine sensei diye hitap etmelisiniz. Eğer okulda Japonca öğreniyorsanız, öğretmenlerinize “sensei” demeniz doğru olabilir. Çok resmi olmayan bazı okullarda öğretmenlere ilk adlarıyla seslenildiği oluyor, ancak siz kulağa daha doğal gelmesi için yine de isimlerinden sonra “sensei” kullanabilirsiniz. Örnek vermek gerekirse; öğretmeninizin adı “Yoko” diyelim; siz kendisine “Yoko sensei” diyerek Japoncanızın kulağa daha doğal gelmesini sağlayabilirsiniz.
2. Eğitmenler
Her ne kadar bir spor salonu eğitmeni kelimenin tam anlamıyla öğretmen sayılmasa da, biz onlara da Japonya’da “sensei” diyoruz. Hatta bu kelime bir sınıfta bir şeyler öğreten herhangi birine karşı kullanılabilir. Örnek olarak eğer Japonya’da bir yoga eğitmeninden ders alıyorsanız, kendilerine “sensei” diye hitap edebilirsiniz. Ancak bu tür eğitimler pek resmi geçmediğinden biz onlara genelde ilk isimleriyle seslenip sonuna “sensei” ekliyoruz.
3. Üniversite Profesörleri
Daha önce de söylediğim gibi “sensei” sözcüğünü gündelik hayatta da kullanabilirsiniz -spor eğitmeninizin ilk adından sonra kullanmak gibi-. Bir diğer yandan ise üniversitedeki profesörlerimize karşı da kullanabiliyoruz. Kelimenin kendisi aslında ilkokuldan liseye kadar eğitim veren öğretmenleri kapsıyor. Profesör kelimesinin aslen karşılığı ise “教授 -kyouju”dur. Ama biz yine de, batı ülkelerinde “bey” ve “hanım” kullanıldığı gibi, profesörlerimizi “sensei” sözcüğü ile çağırıyoruz. Eğer bir profesörle konuştuğunuzu biliyorsanız, onlara karşı “kyouju” veya başka bir kelime yerine “sensei” kullanmak en mantıklısı olacaktır.
4. Doktorlar ve Avukatlar
Tıpkı batı ülkelerinde olduğu gibi Japonya’da da doktorlar ve avukatlar çok önemli görülür. Doktor kelimesi Japonca’da “isha” veya “ishi” olarak geçer. Genel olarak doktorlar için “ishi” yapısını kullanıyoruz. Örneğin her ne kadar batıda bir doktordan bahsedilirken “Dr. Yamada” olarak bahsedildiği gibi biz de “Yamada ishi” diye bahsediyor olsak da, yine de bir doktorla yüz yüze konuşurken “ishi” kullanmak çok yakışık almıyor doğrusu. Bunun yerine “sensei” diyoruz kendilerine. Tabii aynısı avukatlar için de geçerli. Avukat kelimesinin Japonca da karşılığı bengoshidir. Ama biz bir avukatla konuşurken yine “sensei” kullanıyoruz.
5. Polikitacılar ve Din Adamları
Şimdiye kadar doktorlar, avukatlar gibi önemli insanlara “sensei” dediğimizi öğrendiniz. Bu mantıkla yola çıkarak, politikacılara ve din adamlarına da “sensei” diye seslenmek onlara karşı duyulan saygıyı hissettirmeyi, yansıtmayı sağlar. Ama yine de başbakana “shushou” ve diğer seçilmiş başkanlara ise “daijin” kelimeleri ile hitap etmek resmilik açısından önemlidir.
6. Sanatçılar
Hepsi olmasa da, bazı büyük sanatçılara da “sensei” dendiği oluyor. Sanatçılar arasında genelde yazarlara karşı kullanılan bir ifade. Aslına bakarsanız gerçekten mantıklı, çünkü kendileri sanat ve kültür bakımından bir hayli önemli kişiler. Aynı zamanda manga yazarları, ressamlar ve mimarlara da aynı şekilde hitap ediliyor. Hatta Japonya’da özel bir yeteneğe sahip olanlar veya bir şeyin nasıl yapıldığını bilenlere de “sensei” deniyor. Spikerler gibi televizyonda tanınmış bazı kişiler için de aynı durumun geçerli olduğu zamanlar oluyor.
Sonuç olarak Japoncada “sensei” dediğimiz insan tiplerini yukarıda listeledim. Gördüğünüz gibi “sensei” kibarca eğitmenlerden ve okuldaki öğretmenlerimizden, önemli profesör ve büyük politikacılara kadar bir kullanım yelpazesine sahip. “sensei” bir yandan da “bey” ve “hanım” olarak da kullanılabildiğinden, yukarıda saydığım insanlar ve benzer statüleri paylaşan kişilere “san” yerine “sensei” olarak seslenmek daha uygun olacaktır. Ayrıca “san” kelimesinin daha ciddi bir hali olarak “sama” kullandığımızı da belki duymuşsunuzdur. Ama her nasılsa bu sadece müşterilere karşı kullanılan ve onlara karşı duyulan saygıyı ifade eden bir hitap tarzı. Ama yine de bazen bu kalıbın nazikçe bütün eğitmen ve öğretmenlere karşı kullanıldığı da oluyor.
Etiket:japon, japon hitap şekilleri, Japon Kültür, japonya, sensei