Ateşböceklerinin Mezarı anime filmi
Ateşböceklerinin Mezarı (火垂るの墓, Hotaru no Haka) İngilizce çevrisi Grave of the Fireflies, İsao Takahata tarafından yönetilen 1988 yapımı animasyon filmidir. Akiyuki Nosakanın 2. Dünya Savaşında (1945’te) açlıktan ölen kız kardeşinden özür dilemek için yazdığı Hotaru no Haka isimli otobiyografik romanından uyarlanmıştır.
Yayın tarihi: 16 Nisan 1988 (Japonya)
Yönetmen: İsao Takahata
Senaryo: İsao Takahata (Hotaru no Haka isimli otobiyografik romanından uyarlanmıştır)
Oyuncular: Tsutomu Tatsumi, Ayano Shiraishi, Yoshiko Shinohara, Akemi Yamaguchi
2.Dünya Savaşının olduğu dönemde Japonya’nın Kobe şehrinde yaşayan 14 yaşındaki Seito, annesi ve kardeşiyle yaşamaktadır, babasıysa askeri bir göreve gitmiştir. Şehir gün içinde havadan bombalı saldırılara maruz kalır ve bu saldırılardan birinde Seito küçük kardeşi Setsuko’yu alarak güvenli bir yere götürür ancak daha sonra annelerinin öldüğünü öğrenirler. Çaresiz bir şekilde teyzelerinin yanına sığınırlar ancak teyzesi günden güne onlara daha kötü davranmaya başlar ve en sonunda Seito küçük kardeşini alarak oradan ayrılır ve göl kenarında bir mağarada yaşamaya başlarlar. Setsuko geceleri zifiri karanlık olan mağarada korkar ve yakaladıkları ateş böceklerini mağaranın içine toplar ancak bir sonraki gün ateş böceklerinin hepsini ölmüş olarak bulur ve onları gömer (Filmin adı da buradan geliyor diye düşünüyorum).
Hayatta kimsesi kalmayan 2 ufak çocuğun hayatta kalma mücadelesi sizi derinden sarsacaktır. Abinin, küçük kardeşi için yaptıklarını izledikçe, hangisi için daha çok üzüleceğinizi şaşıracaksınız. Uyarmadan edemeyeceğim:
Bu anime filmi ağlama garantilidir.
2. Dünya savaşında bir çocuk yalnız kalmıştı. Abi ve ablalar ufak kardeşlerini hayatta tutmaya çalışıyorlardı. Bu anime film de bu konuya değinmektedir. Gerçekten yaşanmış olaylardan yola çıkılmıştır. Bu filmle o dönemin şartlarını da görmüş olacaksınız.
Bu filmi izledikten sonra savaş yanlısı insanlara kızmak için bir sebebiniz daha olacak. Koca bir savaşın ve yokluğun ortasında hiç kimseleri kalmayan iki kardeşin birbirine olan müthiş bağlılığı izlemeye değer bir film. Anlatırken bile insanın gözleri doluyor…